GENÇLERLE BAŞBAŞA KİTABI TAHLİLİ

  Dili gayet anlaşılır, sade ve akıcı bir kitap. Her yönden verileni en yüksek verimde alabilmeniz için uğraşılmış bir eser. 

İnsanın başarısız olmasının başlıca 4 nedeni vardır. Bunlar; kötü hoca, kötü kitap, kötü arkadaş ve tembellik. Son ikisini sen düzeltebilirsin fakat ilk ikisi milli eğitime kalmış diyor Ali Fuad Bașgil.

Kitap ilk başta sizlere kısa görünebilir fakat içerisinde yılların birikimi, tecrübesi ve yaşanmışlığı ile harmanlanmış değerler bulunduruyor. 

Sevdiğiniz işi yapın diyor sonrasında hastasına nefret duyan doktorlar, okumaya kin tutmuş profesörler var diyor…

Kitapta en çok vurgulamak istediğim şey ise her zaman gençlerimize söylediğimiz: “Kimse kimseden zeki değildir, çalışan kazanır.” sözü. Elbette çoğu zaman bunun aksini iddia edenler, o doğuştan zeki onunla yarışamam diyenler oluyor fakat bu, yanı başınızda bir bıçak varken elinizdeki karpuzu tırnaklarınızla kesmeye çalışmanıza benzer. Kullanılmayan zekanın etkisi beyin ölümü gerçekleşmiş bir vücutta hissedilen -daha doğrusu hissedilemeyen- etki ile aynıdır. 

Sizlere de çok çalışın, her şeyi bırakıp sadece başarmak istediğiniz şeye yoğunlaşın, gecenizi gündüzünüze katarak dünyayla bağınızı kesin demiyorum, diyenlere de kulak tıkamanızı tavsiye ediyorum. Eğer gelişmek istediğimiz bir şey varsa farklı alanlardan da o şeye destek vermeliyiz. Sadece ders çalışarak sınavda istediğinizi başaramazsınız, kitap okumalı, yazı yazmalı, mantığınızı da geliştirmelisiniz. Akıllıca çalıştığım bir saatte yaptığım iş, plansız ve verimsiz çalıştığım beş saatte yaptığım işe eşdeğerdir. 

Herkesin en az 1 kez okumuş olması gereken bir kitap fikrimce. Neden en az 1 kez dedim?! Çünkü bu kitap okumalara doyamadığım, bir rehber bir yol gösterici aradığımda açıp okuduğum bir kitaptır. Başım sıkıştığında tavsiye aldığım bir büyüğüm gibi. 

Günümüz gençlerini çok farklı kalıplara sığdırmaya çalışanlar, farklı farklı kategorilerle ayıranlar, pek hoş ithamlarda bulunmayanlar var ve biraz rahatsız edici bir durum. Ümmetin oğlunun özgür ruhunu kısıtlamaya çalışmak, gökyüzüne aşık bir kuşun kanatlarını kesmektir. Şu an söyleyeceklerimde asla bir sınıflandırma söz konusu değildir. Fakat anlatacağım. 

Günümüzde sanal alemin etkilemediği insan sayısı yok denecek kadar az -hatta yok- ve gençlerin zihninin en canlı olduğu, kanının en deli aktığı dönemlerde sanal alemin karadeliğinde kaybolması ziyanda olduğunu gösterir. Buradan iki çeşit karakter doğuyor: Birincisi sorumluluklarının bilincinde olan, insan doğasına aykırı bu hareketi nefsinde dengelemiș olan genç modelidir; ikincisini tasvir etmeye kalemim razı olmuyor, görünen köy kılavuz istemez…

Kitap iki genç içinde yol gösterici nitelikte, iki kesime de hitap etmekte. Birçok profesörün liselerde okutulan ders kitapları yerine kullanılmasını tavsiye ettiği bir eser ayrıca.

Okuyacak kardeşlerime iyi okumalar dilerim.

Sümeyye Sultan Yıldırım